Okuyuş

İSRA SURESİ 18. AYET

İSRA SURESİ 18. AYET

26.04.2020

مَنْ كَانَ يُر۪يدُ الْعَاجِلَةَ عَجَّلْنَا لَهُ ف۪يهَا مَا نَشَٓاءُ لِمَنْ نُر۪يدُ ثُمَّ جَعَلْنَا لَهُ جَهَنَّمَۚ يَصْلٰيهَا مَذْمُومًا مَدْحُورًا

Kim bu acileyi isterse, orada ona,  istediğimiz kimseye hemen çabucak dilediğimiz kadar veririz; sonra ona ait bir cehennem kılarız. Kınanmış ve kovulmuş olarak oraya yaslanır.

Kelime Açıklamaları

SALAYE : صلى

Müsabakayı kazananın ardından gelmek, dua etmek, Aklın Allah’a yükselmesi, yakmak için ateşe atmak,  ateşte ısınmak, ateşle tutuştu,  diriliş. Dua, namaz, rahmet, Yahudi tapınağı, havra,  yarışta birinci geleni takip eden(ikinci), bir işin şiddetini tatmak, cephe, bereketine rahmetine bürünmek. İbadet, yalvarma, rica, niyaz, müracaat etmek, yalvarmak, rica etmek; çağırmak, seslenmek..

ACELE : عجل

Çabuk olmak, öne geçmek, daha önce yapmak, sürat yapmak, teşvik etmek, peşin vermek, acele yapmak etmek istemek, dünya , olması yakın, tekerlek, direksiyon, seri yürüyüş, ineğin buzağısı olmak, buzağı,

RÂDE:راد

Bir şeyi istemek, arzu etmek, dilemek, seçmek, niyet etmek, yapmasını istemek, irade, yüz tutmak, üzere olmak, gemide dönen demir, makara iği,yavaş hareket etmek, bir şeyin ardından koşmak, görüşünden düşüncesinden döndürmek, çalışmak

ZEMEME : ذم

Kötülemek, yermek, ayıplamak,  burun akmak, ayıplanacak iş yapmak, birini hakir görmek küçümsemek, bir yer kuru olup hayrı azalmak, birini çok kötülemek çok zemmetmek, kefalet, teminat, söz, hak, hürmet, mükellefiyet, zayıflıktan ve zebunluktan ölümle burun buruna gelmiş kimse, malı dini vs. teminat altına alınmış gayri müslim.

DEHARA : دحر

Kovmak, uzaklaştırmak, defetmek, mağlup olmuş, bir şeyi yuvarlamak, çevirmek, çok sert, katı.

Önceki Sonraki

Yorum Yapınız

Güvenli Kodu : Güvenlik Kodu