Okuyuş

YUSUF SURESİ: 18. AYET

YUSUF SURESİ: 18. AYET

20.11.2018

وَجَآؤُوا عَلَى قَمِيصِهِ بِدَمٍ كَذِبٍ قَالَ بَلْ سَوَّلَتْ لَكُمْ أَنفُسُكُمْ أَمْرًا فَصَبْرٌ جَمِيلٌ وَاللّهُ الْمُسْتَعَانُ عَلَى مَا تَصِفُونَ ﴿١٨

Yûsuf'un gömleği üstüne sahte bir kan çalmışlardı, getirdiler. Babaları dedi ki: "İş, söylediğiniz gibi değil. Nefisleriniz sizi aldatıp bir işe itmiş. Artık bana düşen, güzelce sabretmek. Anlattıklarınıza karşı yalnız müsteân olan Allah'tan yardım istenir."

Kelime Açıklamaları

KEZİBE:كذب

Yalan söylemek, göz aldatmak, hata etmek, iftira etmek, istediği bir işe sarılmayıp ondan geri durdu, kasten hilaf sözler söyleyerek yalan söylemek, hurafe, yalan,Yalan söylemek, göz aldatmak, hata etmek, iftira etmek, istediği bir işe sarılmayıp ondan geri durdu, kasten hilaf sözler söyleyerek yalan söylemek, hurafe, yalanYalan söylemek, göz aldatmak, hata etmek, iftira etmek, istediği bir işe sarılmayıp ondan geri durdu, kasten hilaf sözler söyleyerek yalan söylemek, hurafe, yalan

SABERA:صبر

Birini bir şeyden alıkoymak, sabretmek, dayanmak, kefil olmak, kefil  vermek, tahammül etmek, dağın tepesine çıkıp oturmak, ağzına kadar doldurmak, biriktirmek, beklemek, toplamak, ölçüsüz tartısız mahsul yığını, kavmin reisi, sakınmak, imtina etmek, geri durmak, sükunet, huzur, dinginlik; sebat, metanet, kendine hakim olma, kendini tutma.

KAMESA: قمص

 Hayvan sıçramak,tepinmek, neşeyle koşmak,gömlek,koşuda yarışmak, ,taklit etmek,kalp dış zarı

DEMEYE: دمى

Çıbandan kan çıkarmak, kanamak fakat akmamak, yarayı kanatmak, yakın olmak, kan, kan akrabalığı, aynı kandan, kan taşı. 

SEVELE: سول

Nefsin çok fazla arzuladığı hacet-istek, istemek, sormak, atıyye ve sadaka dilenmek, bir şeyi birine sevdirmek, teşvik etmek, arzu, ihtiyaç, şiddetli arzudan dolayı kötü davranış süslü görünmek,  soru.

CEMELE: جمل

Güzel.güzelleştirmek, dağınık şeyleri toplamak,eritmek, ahlakı şekli yardılışı güzel olmak,icmal etmek,kısa söylemek,deve, kalın halat,bülbül, ihsan, iyilik, veciz söz,özet, inci.

ÂNE-AVENE: عان

Yardım etmek, desteklemek, orta yaşta olmak, yardımlaşmak, faydalı, iane, medet, uzun hurma. Birine yardım etmek, iane, kamu yararına olan bir teşebbüse  hükümetçe verilen yardım, medet, kooperatif.

VESAFE: وصف

Bir şeyi nitelemek, tavsif etmek, sıfatlanmak, hizmette pek mükemmel olmak, bir şeyle bilinmek, diğerlerinden fark edilmek, sıfat, nitelik, kalite, durum, ismi fail, ismi meful, müşebbehe ve ismi tafdil,

Önceki Sonraki

Yorum Yapınız

Güvenli Kodu : Güvenlik Kodu