Okuyuş

Kelimeler

ESEFE: اسف

Acımak, darılmak, esef etmek, üzmek,üzülmek,  teessüf etmek, kaybettiği şeyden dolayı yanıp yakılmak, ne yazık!, eyvah, yufka yürekli.

ESERA: اثر

Hadis nakletmek, rivayet etmek,izinden gitmek, peşinde,  , ikram etmek, ağırlamak, iyisini kendisine seçmek, azmetmek, bir iş için başka işleri bırakmak, etkilemek, alamet, iz, eser, arta kalan şey, darbı mesel, istemek, talep etmek, sabit olmak. büyük sıkıntı, bela.

ESESE : اثث

Bitki gür ve sıkı olmak, saç gür ve uzun olmak, evi  döşemek, yeni eşya ile güzelleştirmek, mobilya, bol, çok, yerde kök salan bitki.

ESİME : اثم

Günah işlemek, helal olmayan iş yapmak, birini günahkar saymak, şer, günahın karşılığı, ceza, bilinçli işlenen günah.

ESİME : اثم

Günah işlemek, helal olmayan iş yapmak, birini günahkar saymak, şer, günahın karşılığı, ceza, bilinçli işlenen günah.

ESSE : اس

Temel atmak, bina yapmak, birini kızdırmak, kavmin arasını bozmak, her şeyin aslıi başlangıcı, temel, esas, eser, iz, insan kalbi, kurum , müessese, arabozan, kovucu.

ETEYE: اتي

Gelmek, getirmek, birine bir şey vermek ,yerinden söküp almak, yıkmak, bir yerde hazır bulunmak, kendi yolunu izleyerek gelen sel, kavme intisap etmek, olur tarafından gelmek, yoluna girmek, gelmesini istemek, işlek yol, geçit, yarışın bittiği yer, getirmek, geçmek, rastlamak, yapmak, işlemek, varmak, sürdürmek, ortaya koymak, göstermek, artırmak, üretmek, ödemek, ulaşmak, olmak, sollamak, yakına çek, gitmek, vurmak, karşılamak, katılmak, meşgul olmak, işlemek (örn. suç), üstlenmek.

EVEHE : (اوه

Ah etmek, ah çekmek, ah kelimesi hüznü ve acıyı ifade eden isin fiil, çok ah çeken, kalbi  merhametli, yufka yürekli, çok dua eden

EVELE: اول

Dönmek, irtidat etmek,  vali, reis, başkan olmak, idare etmek, hükmetmek, öne geçmek, döndürmek, çevirmek, irca etmek, tefsir etmek, tevil etmek, yorumlamak, uzak ve gizli manalarını ortaya çıkarmak, adamın çoluğu çocuğu ailesi, serap, akraba, taraf( ale firavn)  alet, araç ,bir şeyin kendisi, fotoğraf makinesi, daktilo., makine, akıl, iradesine sahip olmak,  uzuv. .

EVEYE: اوى

İnmek, konmak, sakin olmak, sığınmak, acımak, merhamet etmek, dönmek, toplanmak, yanına almak, yara iyileşmesi yakın olmak, barınak, korumak, barındırmak, ağırlamak, ev, ikametgah, mesken, mola, istirahat yeri, bir yere yerleştirmek.