Okuyuş

HUD SURESİ: 29. AYET

HUD SURESİ: 29. AYET

02.07.2018

وَيَا قَوْمِ لا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مَالاً إِنْ أَجْرِيَ إِلاَّ عَلَى اللّهِ وَمَآ أَنَاْ بِطَارِدِ الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّهُم مُّلاَقُو رَبِّهِمْ وَلَكِنِّيَ أَرَاكُمْ قَوْمًا تَجْهَلُونَ ﴿٢٩

"Ey kavmim, buna karşı ben sizden bir mal istemiyorum, benim ücretim Allah'a âittir. Ben, inananları  kovacak değilim. Çünkü onlar Rablerine kavuşanlardır. Fakat ben sizi, câhillik eden bir kavim görüyorum."

Kelime Açıklamaları

SEELE: سئل

Sormak, sual etmek, bir şeyi birinden istemek, mesuliyet(sorumluluk

ECERA:اجر

Kırık kemiği bağlamak, kiraya vermek, birine ücret vermek, iş sahibinin yanında işçi olmayı kabul etmek, hayır ve sadaka verip sevap beklemek, gramer.

LAKIYE:لقى

Yüzüne felç indirmek, karşı karşıya getirmek, haber iletmek, bir şeyi görüp karşılaşmak, atmak, salmak, bırakmak,  bulmak. biriyle karşılaşıp buluşmak, sual ,soru sormak, ders vermek, bir adama kavuşup buluşmak, mülakat. sözünü dinleyecek, sayacak, sözünü tutacak insanlar bulmak, elde etmek, ele geçirmek, fırlatmak, götürmek, sunmak, arz etmek, hakkında açıklamada bulunmak, beyanat vermek, kendini bırakmak, teslim etmek, üstlenmek, sorumluluğu kabul etmek, dikkat etmek, dikkatini yöneltmek, otomatik, kendiliğinden olan, kendi isteği ile  zorlama olmaksızın olan.

TARADE: طرد

Uzaklaştırmak, kovmak, çıkarmak, sürmek, işten azletmek, hücum etmek, atışmak, birbirini kovalamak tabi olmak, ileri geri, uzun gün, geniş yer, gece ve gündüz, genel kaide, mütevali, umumi,

CEHELE:جهل

Tencerenin kaynaması şiddetlenmek, bilmemek, tanımamak, hafifsemek, közü karıştıran değnek, bilinmeyen meçhul. Cahil olmak, zayi etmek, yitirmek, cehalete hamletmek, bilgisiz, işaretsiz.

Önceki Sonraki

Yorum Yapınız

Güvenli Kodu : Güvenlik Kodu